- şefaat
- -tiхода́тайство, засту́пничество
şefaat etmek — хода́тайствовать
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
şefaat etmek — хода́тайствовать
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
ŞEFAAT — etmek. Af için vesile olmak. * Fık: Âhiret günü bir kısım günahkâr mü minlerin affedilmeleri ve itaatli mü minlerin de yüksek mertebelere ermeleri için Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm ve sâir büyük zâtların Allah Teâlâ dan (C.C.) niyaz ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
şefaat — is., ti, Ar. şefāˁat Birinin suçunun bağışlanması veya dileğinin yerine getirilmesi için o kimseyle Tanrı arasında peygamberin yaptığı aracılık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller şefaat etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şefâat — (A.) [ ﺖﻋﺎﻔﺵ ] af için aracılık etme … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
şefaat etmek — birinin suçunun bağışlanması veya dileğinin yerine getirilmesi için aracılık etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ŞEFAAT-I UZMÂ — (Bak: Makam ı Mahmud … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MAKAM-I MAHMUD — (Şefaat ı Uzmâ) En yüksek şefaat makamı. Peygamberimizin (A.S.M.) kavuşacağı, Allah tarafından vaad edilen makam. $ Cenab ı Hak va dettiği halde, her ezan ve kametten sonra edilen mervî duada $ deniliyor; bütün ümmet o va di ifa etmek için dua… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞAFİ' — (Şefaat. den) Şefaat eden. Bir kimsenin suçunun bağışlanması için vasıtalık eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEŞFİ' — Şefaat etmek, affı için sebep olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
naat — is., esk., Ar. naˁt 1) Bir şeyin niteliklerini övme 2) ed. Hz. Muhammed in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside … Çağatay Osmanlı Sözlük
şefaatçi — is. Birisi için şefaatte bulunan, şefaat eden kimse Gülsüm ün şefaatçileri günden güne çoğalıyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
şefî' — (A.) [ ﻊﻴﻔﺵ ] şefaatçi, şefaat eden … Osmanli Türkçesİ sözlüğü